Hoşumuza giden duygulardan hiç ayrılmak istemeyiz ama onlar bir müddet sonra bizi terk ederler. Sanki onlar, kafalarına göre gelip giden ya da bizi seçen misafirlermiş gibi “Hadi bir şeyler olsa da geri gelseler,” diyerek onların geri gelmesini bekleriz. Sonra beklemekten sıkılır, onlara ulaşmak için yollar ararız. Onları yemekle, oyunla, filmle, ilişkiyle ya da bir şeyler satın alıp sahip olmakla çağırmaya başlarız. Güzel duygular da bizi kırmaz geri gelirler ama daha çabuk giderler.
Hiçbiri sonsuza dek bizimle kalmaz, hep giderler. Bu arada güzel duyguları çağırmak için kullandığın yöntemlerin yan etkisi varsa misafirler giderken evinden bir şeyler çalarak giderler.
Sağlık gibi mesela…
Sevmediğimiz, kötü dediğimiz duygular da gelir giderler ama onlar misafir gibi değil de biraz daha kiracı gibidirler. Israrcıdırlar ve kontrat bitene kadar gitmezler. Peki, hiç düşündün mü; neden sevdiğimiz duygular “geçerken şöyle bir uğradım,” misafiri ya da “Ateş almaya gelmiştim,” der gibi
uğrayıp geçerken; sevmediğimiz duygular ısrarcı, kontratlı kiracı gibidirler ve bu yüzden gitmeleri uzun sürer? Hatta bazen gitmeleri o kadar uzun sürer ki bu kiracılar beden evimizde ciddi tahribatlar yaratırlar. Çünkü asıl ısrarcı olan da kontratı yapan da mal sahibidir ama bunun farkında bile değildir. Evet, o kontratı yapan da ısrarcı olan da sensin. Beden ve zihin evine kimin girip çıkacağına sen bilinçli olarak karar verebilir, seçici olabilirsin.
Nasıl ki kitabın başında gelecekle ve geçmişle ilgili düşüncelerini şimdiye getirmede seçici olman için yöntemleri konuşmuştuk aynı durum duyguların için de geçerli.
Duygular, düşüncelerinin ve eylemlerinin sonucunda gelir ve gider. Düşüncelerin duygularını tetikler ve bedeninde hissedersin. Duyguların da davranışlarını etkiler. Tersten de gidebiliriz, davranışların da duygularını değiştirebilir. Hatta bedeninin sırf duruşunu değiştirerek de duygularını değiştirebilirsin. Ancak tüm bunları ayrıntılı olarak konuşmadan önce şu sevmediğimiz duygularımızla barışalım.
Tüm Duygularım Misafirimdir & Tüm Kira Kontratları İptal Edilmiştir
Sevmediğim, olumsuz dediğim duygular kötü değildir.
Onlar bana benimle ilgili bir şeylerin yanlış gittiğini haber verirler. Nasıl ki ateşe değen parmağımın yandığını acı sayesinde fark edip parmağımı kurtarabilirim; canımı acıtan duygular sayesinde de kendi düşüncelerimi, kodlarımı, yanlışlarımı ya da geliştirmem gereken yanlarımı fark ederim.
Canımı acıtsa da, keyif verse de tüm duygularım beni bana anlatır. Duygularımdan kendimi öğrenirim.
Önemli Not: Konular hoşuna gittiyse devamını Trendyol’dan temin edebileceğin Kendini Hatırlayan İnsan (1 Koç 3 Bilge ve Sen) kitabımda bulabilirsin. Biz seni kitabın içinde bekliyoruz 🙏