En son ne zaman bedeninizle iletişim kurdunuz?
Bu soruyu sorduğumda pek çok kişi garip garip yüzüme bakıp şöyle cevap veriyor: “Nasıl yani? Bilmem!” Aslında her gün bedenlerimizle iletişim halindeyiz, bunun için konuşmak şart değil. Göbeğinize bakıp onu beğenmeyerek, bacaklarınıza ya da kollarınıza bakıp ne kadar da çirkin ya da yağlı olduklarını düşünerek, onları sevmediğinizi dile getirirsiniz. Ve beden bunu anlar, çünkü zihnimiz, duygularımız, ruhumuz, bedenimiz iç içedir. Ayrılmaz bir bütünüz.
Size farklı bir bakış açısı göstermek istiyorum. 🙂 Sizin o beğenmediğiniz, gitmesini istediğiniz göbeğiniz gidecek ve yerine yeni güzel bir göbek mi gelecek? Hayır, sahip olduğunuz göbek değişerek güzel bir göbeğe dönüşecek. Göbek, aynı göbek. Kalçalarınız gidecek de yerine başka kalçalar mı gelecek? Tabi ki hayır, sahip olduğunuz bu kalçalar değişerek daralacak. Peki, siz ona bu kadar kötü davranırken, onu sevmediğinizi söylerken bu nasıl olacak? Bir fikriniz var mı? Tabi ki değişim gerçekleşmeyecek. Ayrıca onları yağlandıran, genişleten kim?
Bugün sakin bir ortama gidin ve bedeninizin belirli noktalarına dokunarak onunla konuşun. Yıllardan beri bedeniniz de size bir şeyler anlatmaya çalışıyordu; ama siz duymadınız ya da duymak istemediniz. Acaba bedeniniz size neler söyleyecek? Gözlerinizi kapayın, yavaş ve derin nefes alıp verin, tamamen bedeninize odaklanın ve onun ne söylediğini dinleyin. Bakalım size neler söyleyecek?
Bedeninizi sevmek için zayıflamayı beklemeyin, şimdiden, bu haliyle sevin. Ondan özür dilemeniz gerekiyorsa dileyin. Ve ona artık daha iyi bakacağınıza, her gün onu seveceğinize söz verin. Unutmayın ki size başka bir beden verilmeyecek, ama siz bu bedeni dönüştürebilirsiniz. Bunun en güvenilir yolu onunla çatışmak değil, işbirliği yapmaktır… 🙂
Zayıflama ile ilgili daha önceki yazılarımda belirttiğim gibi sadece okuyup onaylayıcı değil, uygulayıcı olmak değişimi getirir. Hepinize iyi uygulamalar! 🙂
Sevgi ve sağlıkla ilerleyin…
Arzu Bıyıklıoğlu
NLP Uzmanı ve Yaşam Koçu